Fotoğraf Terimleri

Fotoğraf terimleri sayfası kısaca sizlere fotoğrafçılık ile ilgili okuduğunuz internet yazıları, incelemeler ve kitapların yanısıra sohbetleriniz esnasında karşılaşabileceğiniz ifadeleri yalın bir şekilde anlatmaya çalışmaktadır.

Bu bölümde sık kullanılan fotoğraf terimleri yanısıra bizim de inceleme yazılarımızda kullandığımız birçok ifadeyi alfabetik sırada düzenlenmiş bir şekilde bulabileceksiniz.

Bu sayfada özellikle üzerinde durmaya çalıştığımız konulardan bir tanesi Türkçe’yi dikkatli bir şekilde kullanmak olacaktır. Özellikle burada yer alan terimlerin sözlüklerdeki gibi direkt tanımsal ifadeler gibi olmaması için fotoğrafçılıkta kullanılma şekline göre daha basit bir anlatımla ifade etmeye çalışacağız.

Bu yüzden bu sayfayı okuyan bir birey olarak eksik gördüğünüz bir ifade ya da eklemek istediğiniz her konuyu yorumlarınızda belirtirseniz hem fotoğraf terimleri sayfasını güncel tutmuş hem de diğer takipçiler için kalıcı izler bırakmış oluruz.

Fotoğraf Terimleri Sözlüğü

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V X Y Z

A

Alan Derinliği : Üzerinde odaklama yapılan objenin, kişinin ya da fotoğraflanan konunun önünde ve arkasında oluşan netlik sahasıdır.

Altın Oran1/3 kuralı olarak bilinir. Fotoğrafçılıkta, çekilen görüntünün daha rahat algılanması için yaygın olarak kullanılan bir tekniktir.

Aberration : Görüntü bozulması anlamına gelir.

AE (Auto Exposure) : “Auto Exposure” olan terimin Türkçe anlamı otomatik pozlama şeklindedir. Mevcut ışık şartlarında makinenin en uygun pozlamayı otomatik olarak yapması anlamına gelir.

AE-Lock : AE-L kelime anlamı olarak İngilizce “Auto Exposure Lock” yani anlam olarak otomatik pozlama kilidi kelimelerinin kısaltılmışıdır. Bkz. AE-L ve AF-L Düğmesi Nedir, Nasıl Kullanılır?

AF (Auto Focus) : Auto Focus olan açılımın Türkçe olarak karşılığı otomatik fokus yani otomatik netleme (odaklama) demektir.

Aperture : Diyafram kelimesinin İngizlice karşılığıdır. “Objeden yansıyan ışınların aynanın üzerine ne yoğunlukta düşeceğini belirleyen sisteme denir. Fransızca “diaphragme” kelimesinden gelirken İngilizce “açıklık” anlamına gelir.

Aperture Priority : Fotoğraf makinelerinde A ile gösterilen bu çekim modu diyafram öncelikli çekimi ifade eder. Bkz : Diyafram öncelikli mod.

Asa : Fotoğraf makinesi filminin ışığa olan duyarlılığını gösteren standart bir ölçü birimidir. Rakam ne kadar yüksekse filmin duyarlılığı artar, rakam düşükse duyarlılık azalır.

ASA duyarlığı : Fotoğraf makinesi filminin ışığa olan duyarlılığını gösteren standart bir ölçü birimidir. Rakam ne kadar yüksekse filmin duyarlılığı artar, rakam düşükse duyarlılık azalır.

Aspect Ratio : Görüntü oranı anlamına gelir. Oran olarak görüntünün 3:2, 4:3, 16:9 değerlerle çerçevelenmesi demektir.

Aspherical Lens : Kenarları düzeltilmiş bir objektif şeklini ifade eder. Özellikle geniş açı lenslerde köşe bükülmeleri açısından önemlidir.

Autofocus : Otomatik odaklama anlamına gelir. Kadraja aldığınız obje veya alana fotoğraf makinesinde yarım deklanşöre basıldığında otomatik olarak odaklama yapma sistemi de denebilir.

Automatic Exposure: Otomatik pozlama anlamına gelir. Mevcut ışık şartlarında makinenin en uygun pozlamayı otomatik olarak yapması anlamına gelen bir sistemdir.

AWB : “Automatic White Balance” şeklinde açılan Türkçe’si ise fotoğraf makinelerinin çekim yaparken pozlama esnasında beyaz ayarını otomatik olarak yaptığını ifade eden sistem şeklinde çevrilebilir.

B

B&W : Özellikle internet ortamında İngilizce “Black and White” olan açılımdır. Siyah beyaz fotoğraf çekimini ifade eder. Sıklıkla hashtag olarak sosyal medyada kullanılmaktadır.

Balık Gözü : Balık Gözü bir objektif türüdür. Görüş açısı değerleri 100 derece ile 180 arasında değişebilir. İnsan gözünün 53 derece bir görüş açısı olduğu düşünüldüğünde dijital fotoğraf makinelerinin objektiflerinde bu değerin üstüne de çıkılabilir altına da inilebilir.

Basamaklama : Dijital fotoğraf makinelerinin çoğunda var olan bir pozlama ayarıdır. Bracketing ile fotoğraf makinesi otomatik olarak 3 veya 5 adet seri çekim yapar. Her bir çekimde farklı pozlama değerleriyle arka arkaya gerçekleşir. Böylece kullanıcı sonrasında bu 3 veya 5 fotoğraftan en iyisini seçebilir.

Beyaz Dengesi : Fotoğraf makinelerinde bulunan beyaz dengesi özelliği, fotoğrafı çekerken bulunulan ortamın sağladığı ışığa göre renkleri mümkün olduğunca doğru bir şekilde ayarlamak için vardır.

Bracketing : Bkz. Basamaklama

Bokeh : Fotoğrafın arka planındaki objelerin tamamen kaybolması veya makinenin lensi tarafından verilen imajın bulanık tarafıdır.

Bulb : Bulb, fotoğraf makinelerinde deklanşör basılı tutulduğu sürece perdenin (obtüratör) açık kalmasını sağlayan bir enstantane değeridir.

Bulb değeri : Bulb mod, fotoğraf makinelerinde genelde 30 saniye olan pozlama sınırının dışına çıkmak istediğinizde kullanmanız gereken bir deklanşör modudur.

C

Chromatic aberration : Renk sapmaları demektir. Objektiften geçen kırmızı yeşil ve mavi ışınlar tek bir noktaya odaklanması gerekirken renk ısılarının farklı olmasından dolayı farklı yerlere odaklanırlar. Böylelikle istenmeyen renk sapması durumu oluşur.

D

Deklanşör : Fotoğraf makinesinde, fotoğraf çekilirken basılınca objektifin açılmasını sağlayan düğme.

Deklanşör modları : Fotoğraf makinelerindeki çeşitli çekim modlarını ifade eden teker.

Diyafram : Objeden yansıyan ışınların ne kadar  yoğunlukta ve şiddette sensör üzerine geleceğini kontrol eden sisteme denir.

Diyafram Öncelikli Mod :  Diyafram öncelikli mod, fotoğrafçının diyafram (f) değerini kendisinin belirlemesi üzerine, kullanılan makinenin yapaabilmek için uygun enstantane hızını atamasıdır. Nikon DSLR fotoğraf makinelerinde aperture anlamına gelen “A” harfiyle ifade edilir.

Doğru Pozlama :  Pozlamanın temel unsurları olan diyafram, enstantane ve ISO değerlerinin doğru kullanılıp, çekilmek istenen fotoğrafta ışığın olması gerektiği kadar alınması anlamına gelmektedir.

E

Exchangeable image file format [EXIF] : Fotoğrafın hangi makine, hangi lensle, ne zaman,  hangi diyafram ve enstantane hızıyla çekildiği gibi daha onlarca bileşeni bünyesinde taşıyan bir dosyanın görüntü dosyası içindeki adıdır.

Enstantane : Enstantaneyi (pozlama süresi) tanımlamamız gerekirse; fotoğraf makinesinde deklanşör düğmesine bastığımız andan itibaren ışığın ne kadar süreyle sensöre düşeceğini ifade eden terimdir

Enstantane Öncelikli Mod : Enstantane öncelikli mod, fotoğrafçının enstantane hızını kendisinin belirlemesi üzerine, kullanılan makinenin yapabilmek için uygun diyafram değerini atamasıdır. Nikon DSLR fotoğraf makinelerinde shutter anlamına gelen “S” harfiyle ifade edilir.

F

F-stop : F-stop, fotoğraf makineleri diyafram açıklığı değerini ifade eder. Pozlama degerlerinin her bir adım değişim değerine göre sensör üzerine düşen ışık miktarının belirlemesine stop denilmektedir.

Fazla pozlandırma :

Film :

Film hassasiyeti

Film hızı :

Full Frame : Eskiden çektiğimiz fotoğraflar filmler üzerine kaydediliyordu ve her bir fotoğraf için kapladığı alan 24x36mm boyutundaydı. Günümüzde filmlerin yerini ışığa duyarlı dijital sensörler aldı. Anlaşılacağı üzere bu dijital sensörlere full frame denmektedir. Nedeni ise 35mm filmlerde olduğu gibi standart 24x36mm boyut kabul edilmesinden kaynaklanmaktadır.

G

Geniş Açı : Geniş açı (wide-angle), görüş açısı standart lenslere göre daha geniş ve daha kısa odak uzunluğuna sahip olan ve konuyu daha geniş bir görüş açısı ile görmektir.

Gren (fotoğrafçılık)

Gri kart (fotoğrafçılık)

H

Hiperfokal Mesafe : Hyperfocal Distance yani Türkçe olarak Hiperfokal Mesafe, kısaca bir fotoğrafta mümkün olan en geniş net alan derinliğini elde etmek için netleme yapılan noktanın fotoğraf makinesine olan uzaklığıdır.

Histogram : Fotoğrafçılık alanında piksellerin ışık değerleri ile oluşturulmuş grafiktir.

K

Kadraj

I

ISOISO, digital fotoğraf makinalarındaki sensörlerin, ışığa olan duyarlılık derecesini belirlemek için kullanılır.

L

Landscape : Bakınız : Manzara Fotoğrafı

M

Makro Fotoğrafçılık :  Çekilmek istenilen objeleri birebir (1:1) ya da daha üstünde bir büyütme oranıyla fotoğraflama işlemidir.

Makro Lens : Büyütme oranı olarak 1:1 ve üstünde değerleri kullanarak, çekimi yapılan objelerin dijital algılayıcı (sensör) üzerine gerçek boyutlarını yansıtmaya yarayan objektiflere denir.

Mavi Saat : Gün doğumundan önce ya da gün batımından sonra ortaya çıkan, gökyüzünün neredeyse tamamının mavi renkle dolduğu alacakaranlık zamanıdır. Ayrıca bkz. Altın Saat, Golden Hour.

Merkez ağırlıklı ölçüm :

N

ND Filtre : Türkçeye doğal yoğunluk filtresi olarak çevirilen Neutral Density yani ND Filtre sayesinde dışarıdan gelen doğal ışığın yine doğal bir biçimde lensin içinden geçerek sensöre azalarak gitmesi sağlanmaktadır.

O

Objektif : Objektif, fotoğraflanacak yerin odak noktasında film emülsiyonuna veya sensöre, hayalinin düşmesini sağlayan, mercek veya mercekler topluluğudur.

Odak Uzaklığı : Odak uzaklığı, objektife dışarıdan gelip belirli bir merkezde toplanan ışığın, bu toplanma noktasıyla algılayıcı düzlem yani sensör arasındaki mesafeye denir.

Otomatik Dengelenen Dolgu Flaş :

P

Pozlama telafisi : Fotoğraf makinesinin otomatik pozlamasının yanıldığı durumlarda kullanabileceğeniz ya da bir başka deyişle makinenin ışığa aldanıp hatalı ölçüm yaptığı durumlarda yapılan otomatik ölçüme müdahale edilmesine denir.

Pozometre :

R

Renk dengesi :

S

Sığ alan derinliğiSığ alan derinliği, fotoğrafını çektiğimiz konuda, öne çıkardığımız net kısımların dar olmasını ifade eder.

Shutter  : Shutter, sensör üzerine düşecek ışığın süresini belirlemeye yarar. Fotoğraf makinesinde deklanşör düğmesine bastığımız andan itibaren ışığın ne kadar süreyle sensöre düşeceğini ifade eden terimdir.

Shutter Sayısı : Ya da perde ömrü. Her deklanşöre basmanız durumunda perdenin ne kadar sürede eskidiğinin göstergesidir. Ya da bir başka deyişle her deklanşöre bastığımızda shutter yani perde ömründen harcamış oluruz.

Sepya (sepia toning): Çeşitli kimyasal banyolarla fotoğraf baskısının kahverengi ve tonlarına boyanması işlemidir.

T

Telefoto :  Tam kare 35mm eşdeğeri olarak yorumlandığında 60mm ve üzerinde odak mesafesini ifade etmek için kullanılır.

Titreşim azaltma : Fotoğraf çekimi esnasında oluşan titreşimi azaltmak için kullanılan terimdir.

Tripod (üçayak): Fotoğraf çekimi sırasında, makinenin sarsılmasını önlemek için kullanılan üçayaklı sehpa.

U

Uzun Pozlama : Uzun pozlama karanlık bir ortamda bir nesnenin üzerine düşen ışığın sensöre aktarılmasıdır. Yani fotoğraf çekmek için deklanşöre bastığımız anda ışığa duyarlı alanın ışığı aldığı süredir.

Ü

Üçayak : Üç tane ayağı olan, fotoğraf makinesinin sabit kalmasını sağlayan bir araç.

Üst açı: Fotoğraf makinesinin konuya, konunun göz seviyesinin yukarısından bakmasıdır.

Üst üste baskı: Birden fazla negatifteki görüntülerden oluşmuş baskı. Yeni bir negatif agrandisöre yerleştirildiğinde baskı kartının daha önce pozlandırılmış bölümleri maskelerle kapatılır.

Üst üste pozlama: Aynı film karesi ya da fotoğraf kağıdına birden fazla görüntünün pozlanmasıdır.

V

Van dyke işlemi: Kahverengi baskı işlemi; sepya.

Vektörel çizim: Bir görseli oluşturan çizgilerin başlangıç ve bitiş noktaları olan (matematiksel koordinatları olan noktaların birbirine bağlanmasıyla oluşan) çizim yöntemi.

Vesika fotoğrafı: Vesikalık fotoğraf.

Vesikalık fotoğraf: Resmi belge için gerekli olan, yüzün belirgin olarak seçildiği, belli ölçülerdeki fotoğraf, vesika fotoğrafı, vesikalık. Bkz biyometrik vesikalık fotoğraf.

Vidalı objektif bağlantısı (screw mount): Değişebilir objektifler sistemine sahip fotoğraf makinelerinde objektif ile gövdeyi vida sistemi ile kenetleyen bağlantı.

Vizör : Fotograf makinalarında konuyu kadrajlamaya yarayan ünite. (bkz: bakac)

Vignetting : Görüntünün köşelerinin siyaha kaçar şekilde az pozlanmasıdır. Genellikle kötü kaliteli geniş açı lenslerde karşılaşılabilen lens hatasıdır.

W

White Balance : Bkz: Beyaz ayarı

Wide Angle Bakınız: Geniş açı

X

Xd-picture Card: Sayısal fotoğraf makinelerinde kullanılan en çağdaş ve hızlı bellek kartlarından birisi.

X ışığı: Görülemeyen çok kısa dalga boylu ışık. X ışığı saydam olmayan nesneler üzerine düştüğünde, nesnenin içini gösteren gölge biçiminde görüntü ortaya çıkar.

X ışığı filmi: X ışığına duyarlı, önü ve arkası kalın bir şekilde duyarkatla kaplı yaprak film; röntgen filmi.

Y

Yakın çekim: Yakın, makro ve mikro çekim.

Yakınsama: Bir ince kenarlı merceğin ışınları birbirine yaklaştırma ölçüsü; (Y=1/f ). Birimi diyoptri (D)’dir.

Yakma: Karanlık odada, görüntünün belirli bir kısmını koyulaştırmak için baskının o bölgesini gereğinden fazla pozlandırmak. / Bilgisayarda bunu taklit eden sayısal görüntü hilesi.

Yanlış renk: Rengin keyfi tahsis edilişini anlatan görüntüler için kullanılan bir terim.

Yanma: Fazla pozlanma sonucu filmin ya da fotoğraf kağıdının kararması.

Yansıma (flare): Objektif içindeki mercek elemanlarından yansıyan ve görüntünün bozulmasına neden olan ışık olayı.

Yansıtıcı (reflector): Işığın istenilen yere düşmediği durumlarda kullanılan, yansıtma özelliğine sahip herhangi bir maddeden yapılmış düzenek. Yansıtıcıların kendileri bir er ışık (aydınlatma) kaynağı olmasalar bile başka ışık kaynaklarının ışıklarını yansıtarak gölgeleri yumuşatmak ve benzeri amaçlarla kullanılırlar. Yansıtıcı, nesnenin karanlıkta kalan bölgelerine ışığı yönlendirebilmek için ışığa doğrultulur. Altın renkli yansıtıcılar renkleri sıcaklaştırırken, gümüş ve beyaz renkli yansıtıcılar renklerde değişiklik yapmazlar. Değişik renklerde yansıtıcı kullanılarak fotoğrafı çekilecek nesnenin renklerinde değişiklikler elde edilebilir. Siyah renkli yansıtıcının görevi ise biraz farklıdır ve ışığı emerek görüntünün daha karanlık çıkmasını sağlar.

Yansıtmalı bakaç (reflex view finder): bkz refleks fotoğraf makineleri.

Yansıyan ışık / ışın: Işık kaynağından çıktıktan sonra bir nesne üzerine düşüp geliş açısına eşit açıyla geliş ortamına geri dönen ışık/ışın.

Yansıyan ışık ölçümü (reflected light reading): Bir ışıkölçer aracılığıyla konu yüzeyinden yansıyan ışık miktarının ölçülmesi yöntemidir. Bu yöntemle ışık ölçümü, ışıkölçer konuya yöneltilerek yapılır.

Yansıyan ışıkölçer (reflected light meter): Fotoğrafı çekilecek cismin üzerinden yansıyan ışığı (parlaklığı) ölçmek için kullanılan ışıkölçer.

Yapay ışık (tungsten) filmi: Fotoğraf çekilen ortamda günışığı yerine aydınlatma lambası vb yapay ışık kaynakları varsa renk sıcaklıklarında sapma olmaması için yapay ışık filmlerinin kullanılması gerekir. Yapay ışıklar kırmızıya kaçan sarı renklerdedir ve bu ortamlarda çekilen fotoğraflarda renkler turuncuya dönük olacaktır. Bu özel filmler kırmızı/sarı renklerin baskınlığını azaltarak sonucun daha doğal olmasını sağlarlar.

Yaprak film: Tek tek kullanılan büyük boyutlu film. Belirli boyutlardaki bu filmler özel taşıyıcı içinde makineye konur.

Yaprak örtücü (between the lens shutter): Objektif içine yerleştirilmiş merkezden dışa açılıp dıştan merkeze doğru kapanan ve metal yaprakçıklardan yapılmış örtücü türü.

Yarım kare: Normal 35 mm film karesinin (24 mm x 36 mm) yarısı olan 24 mm x 18 mm boyut.

Yayınım (irradiation): Işığın, pürüzlü bir yüzeyin her noktasından yansıyarak her doğrultuda yayılması. / Duyarkata ulaşan ışığın duyarkatta yayılarak ilerlemesi nedeniyle ortaya çıkan keskinlik kaybı.

Yıkama (washing): Film ve fotoğraf kağıdı banyosu sürecinin son aşamasıdır. Kimyasal eriyiklerin temizlendiği süreçtir.

Yılaşırı (bienal): Bir yıl ara ile, iki yılda bir yapılan etkinlik, bienal. FIAP doğa bienali çiftli yıllarda yapılan uluslararası bir yılaşırı fotoğraf etkinliğidir.

Yoğunlaştırma (intensification): Normalden daha az banyo edilmiş filmlerin kullanılabilir kılınmaları için yapılan kimyasal işlemdir. Bu işlem ağartma ve yeniden geliştirme aşamalarını içerir. Yoğunlaştırma işlemi için pek çok formül kullanılabilir. Bunlardan en çok kullanılmakta olan krom yoğunlaştırıcısıdır. Yoğunlaştırma işleminden sonra normal biçimde yıkanıp kurutulmalıdır.

Yoğunluk (density): Duyarlı malzemelerin ışık görüp banyo edilmesinden sonra siyah metalik gümüşe dönüşen gümüş tuzlarının oluşturduğu yoğunluktur. Bu yoğunluk filmin ışık geçirgenliği ile ölçülmektedir.

Yoğunlukölçer (densitometer): Yapılan kimyasal işlemler sonucunda siyah metalik gümüşe dönüşerek oluşan yoğunluğu ölçen alet. Bkz densitometre.

Yoğunluk filtresi: Işığın renk yapısını değiştirmeden sadece gücünü azaltan gri renkli filtre; ND filtresi. Bkz doğal yoğunluk filtresi.

Yumuşak görüntü: Siyah ve beyazı olmayan çok sayıda gri ton değerinden oluşan görüntü.

Yumuşak ışık: bkz dağınık ışık.

Yumuşak odak (soft focus): Görüntünün seçik fakat keskin çizgilerle belirlenmemiş olduğu görüntü türüdür. Bu tür bir görüntü hem çekim hem de baskı aşamasında elde edilebilir. Bu iş için özel olarak yapılmış filtreler, objektifler bulunduğu gibi, çok daha basit yöntemlerle de elde edilebilirler.

Yüksek kontrast film (high contrast films): Yüksek kontrasta sahip (az gri tonlu) görüntülerin elde edilmesi için özel olarak yapılan film.

Yüksek kontrast film banyoları (high contrast films developers): Yüksek kontrasta sahip (az gri tonlu) görüntülerin elde edilmesi için özel olarak yapılan filmin kimyasal banyo işlemleri.

Yüzey dokusu (texture): Herhangi bir cismin yüzey yapısı anlamındadır. Fotoğrafçılık açısından fotoğraf kâğıtlarının yüzey yapıları yani parlak, mat, ipekli vb gibi kullanılmaktadır.

Z

Zaman-gamma eğrisi (time-gamma curve): bkz gamma.

Zamanlayıcı (self timer): Makinelerde deklanşöre basıldıktan belli bir süre sonra perdenin açılmasını ve çekim yapılmasını sağlayan özellik.

Zanaat: Daha çok teknik yeteneğe ve el ustalığına dayanan üretim biçimi.

Zerrecik (grain): bkz gren.

Zıtlık (contrast / kontrast): En açıktan en koyu tona geçinceye kadar bir film ya da fotoğraf kağıdında ara gri tonlarının varlığı ya da yokluğu; açık ve koyu bölümler arasındaki fark. Kontrastı etkileyen öğeler ise, konunun aydınlatma oranı, objektifin özellikleri, duyarlı malzemelerin özellikleri, banyo edilme oranı, kullanılmakta olan agrandisörün özellikleri, kullanılan kontrast özelliği ve yüzey dokusudur.

Zone (bölge) sistemi: Kimilerine göre kullanılması gereken tek ışık ölçüm sistemidir. Bu sistemde ölçüm yapılacak alan 11 bölgeye ayrılır ve 0’dan 10’a kadar numaralandırılır. 0 en koyu siyah, 10 en açık beyazdır. 5 değeri almış bölge gri kartın kullanılabileceği ya da %50 beyaz %50 gri ve üzerine düşen ışığın %18’inin yansıtıldığı bölgedir. Her bölgenin pozlama değeri arasındaki fark 1 durak (f-stop)’tır ve fotoğrafçı çekim alanının herhangi bir bölgesini 5 numaralı bölge ile olan farklılığına göre pozlayabilir.

Zoom/zum objektif (zoom lens): bkz değişken odak uzunluklu objektif.

Zorlama (pushing process): Çeşitli amaçlarla filmlerin sahip olduğu ASA/DIN/ISO değerlerinden daha büyük değerlerle pozlandırılıp özel olarak banyo edilmeleri işlemidir.

Zum (zoom): Fotoğraf makinesinin değişir odaklı objektifinin yakından uzağa veya uzaktan yakına doğru odaklanmasıyla elde edilen sonuç; optik kaydırma.

Fotoğraf terimleri sayfasında alfabetik olarak fotoğrafçılıkta sık kullanılan ifadeleri listelemeye çalıştık. Eklenmesini düşündüğünüz terimler varsa yorumlarınızda belirtebilirsiniz.

Published on :

Görüşler

Bir yorum var“Fotoğraf Terimleri

  1. Çok karmaşık birde sanki ansiklopedi okuyorum gibi hissettim daha basitçe anlaşılır anlatılsaydı keşke

Cevap Yazın